19 Ağustos 2014 Salı

Eğitim sistemi ve Biz

Necdet 30 yaşında yeni memurluk hayatına atılmıştı.Arkadaşlarının gaza gelip yakışıklısın dediğinde utanacak kadar yakışıklı,yakışıklı olmak isteyip aynaya baktığında ise çirkin yönleriyle daha çok ilgilenecek kadar çirkindi....Biri iki yıllık olmak üzere iki üniversite bitirmiş,üniversite yıllarında eğitim sistemine edebildiği kadar küfür etmiş,ve herkes kadar kendini kalifiyeli sanıyordu.Üniversite ortamının verdiği idealistlik,kendisine verdiği aşırı gazlardan dolayı meslek hayatında iyi şeyler yapacağını düşünüyordu.Okumak saygınlıktı öyleyse okuyana saygı duyulmalıydı ama bizim ülkemizde bu yoktu diye şikayet edip duruyor.Ben tam 20 yıl okumuşum diyor.Arkadaş muhabbetlerinde facebook ve twitter da okuduğu gereksiz bilgi yığınlarını döküyor ve geneli okumayan arkadaşlarına farkındalık gösterisi yapıyordu........
Necdet otuz yaşında yeni memurluk hayatına atılmıştı.Biri iki yıllık iki üniversite bitirmiş,Tam 20 yıl okumuştu.En sonunda ise ön lisans kpss sinden bir memurluk tutturup araya torpiller sokarak zoraki memur olmuştu.Necdet tam 20 yıl okumuştu ama yaptığı sikimtrak şeyi yapmak için sadece bir hafta eğitim görmek yeterdi.hatta o eğitim olmasa da yapılırdı aslında....
Necdet orta halli bir ailede büyümüştü yani türkiye standartlarında bir insandı.Bu yüzden zenginlikten anladığı ev ve araba sahibi olmaktı.Dedim ya Necdet idealistti bu yüzden hayallerine ulaşmak istiyor o bilinmeyen sikik hissi herkes gibi o da tatmak istiyordu.İşte bu yüzden birikim yapıp geç evlenecekti.Necdet daha 30 yaşındaydı.iş çıkışı saygınlık beklediği arkadaş çevresiyle,çayın ucuz olduğu bir kıraathanede okey oynuyor,20 yıllık okumanın verdiği bıkkınlıktan değilde daha çok o kadar okumanın bir sike yaramadığını anladığı psikolojik etkiden dünyayı sikine takmıyordu.Necdet için dünyaya çarpacak bir meteorun etkisi okeyde oyunun ona kalması kadar kötü bir durum değildi,çünkü necdet kapitalist dünyada ekonomik düşünmeyi öğrenmişti.Okey kalırsa Necdet zararlıydı,Meteor dünyaya çarparsa Amerika karlı çıkardı muhtemelen....

Necdet her iş çıkışı kalabalık caddeyi tercih eder,böylece göreceği kız sayısının oranını artırırdı,Kızların kalçalarını izlerken yapmayı düşündüğü birikimler için sabırsızlanırdı.Necdet yerlere tükürürdü ama doğasever biriydi,Bir keresinde çevreciler tarafından yere tükürdüğü için azar işitmiş azar atan kız olduğu için hakaretleri "sensin salak,sensin ayı" diyerek geri iade bilmişti sadece,oysa necdet hakaret eden kızdan daha fazla ağaç dikmiş,daha çok hayvan sevmiş,yerden daha çok çöp toplamıştı.ama bu bir şey ifade etmezdi çünkü necdet bunu insanlık için yapmıştı ama onlar öyle mi doğacıydı.Necdette bu suçluluğun farkında olduğundan içinden devamlı küfürler etti ,sinirlendi ve daha sonra kendine ben tam bir ayıyım deyip güldü.Necdet 30 yaşında ve hayatının 20 yılını okumaya vermiş hayalperest biriydi,20 yıl ailesi oku dediği için okumuş,Toplumda okumak kutsal görüldüğü için okumaya itilmiş ve hep saygı beklemiş,en sonunda ise kahvede okey oynamaya yarayan eğitimli bir memur olmuştu.Dİğer oyuncular ve yancıların hepsi evli ve necdetten daha zengindi.Hepsi Necdetle "daha sen okuyon mu?" diye dalga geçmiş,necdet hepsine siz ne anlarsınız okumaktan cahiller diye içinden geçirerek "evet" demişti.Şimdi aynı masada oturuyorlar ve eınstein(anjtayn)ın görecelilik,quantum vs vs teoremlerini konuşup,freud ve sokratesin fikirleri üzerine tartışıyorlar.....


Necdet Orta halli bir ailede büyümüş,babası ve annesi ona sürekli oku oğlum bak biz okumadık halimizi görüyorsun,sen oku bizim gibi olma büyük adam ol.Hem o zaman bize de bakarsın demişti.Necdet her mahsum çocuk kadar mahsum ve her çocuk kadar ailesinin seviyordu tamı tamına 20 yıl okuyup,pahalı arabalara bindiğini lüks evlerde kaldığını hayal etmişti en çokta annesiyle babasını mutlu olurken hayal edip gizlice ağlayarak dua etmişti.Necdet zengin olabilmek için okumuştu,toplumda da zengin olmak için okunuyordu zaten.Necdet hayatı boyunca hiç zengin olamayacaktı.Ama annesinin ona sarılışından da ondan zengin olmayı beklemediğini kavramıştı artık.
Hayat o kadar sikimtrak bir baskı yaratmıştıki necdette artık ölümü düşünüyor,20 yıllık eğitim hayatının bir sike yaramadığını görünce hayatın da yalan olduğunu düşünmeye başlamıştı.
Bir teorem derki;öğrendiğiniz her kelime,her bilgi beyninizde yer eder ve bu işlenir.Bu bilgi eğer işinize yaramıyorsa bu size sadece stres ve beyin yorgunluğu getirirdi.Necdet tam 20 yıl boyunca işte tam bunlar için okumuş.Lisede öğrendiği trigonometrik hesapları bir sikte kullanmamış,edebiyatta öğrendiği yazar isimlerini sadece bilgi yarışmalarında doğruyu bilmek için öğrenmiş ama hiç bir bilgi yarışmasına da katılmamıştı.Necdet tam 20 yıl okumuştu bu yüzden olsa gerek okumak hiç bir çocuğa okuyun oğlum diyemiyor.Ben okumayacağım diyen çocuklara sadece gülümsüyordu....